Hindistan Cevizi Yağının Faydaları

Hindistancevizi Yağlarının başlıca kimyasal bileşenleri şunlardır: Laurik Asit, Kaprik Asit ve Kaprilik Asit, Linoleik Asit (Poli Doymamış Yağlar), Oleik Asit (Mono Doymuş Yağlar), Polifenoller (Sadece Sızma Hindistancevizi Yağı), ve Orta Zincirli Trigliseritler.

LAURİK ASİT‘in şunlara neden olduğu düşünülmektedir:

• Orta Zincirli Trigliserit (Doymuş Yağ) olduğu için vücuda hızla ve tamamen emilir.
• Çeşitli virüsleri yok eder ve engeller.
• Vücut kremi, sabunlar ve merhemler kullanıldığında pürüzsüzleştirici özellikler ve dokular sergiler.

KAPRİK ASİT VE KAPRİLİK ASİT‘in şunlara neden olduğu düşünülmektedir:

• Orta Zincirli Trigliserit (Doymuş Yağ) oldukları için vücuda hızla ve tamamen emilir.
• Antimikrobiyal ve antifungal özellikler sağlar.
• Doğal proteinlerle saç foliküllerini uyarır.
• Hasar görmüş saçı onarır, güçlendirir ve parlaklık ekler.
• Zararlı bakterilerin yayılmasını engeller, bu yüzden akneye eğilimli ciltlerde etkili olabilir.

LİNOLEİK ASİTLER‘in şunlara neden olduğu düşünülmektedir:

• Saçları nemlendirir ve büyümesini teşvik eder.
• Yaraların iyileşmesini kolaylaştırır.
• Sabun ve hızlı kuruyan yağların formülasyonlarında etkili emülgatörlerdir.
• Antiinflamatuar özellikler sergiler.
• Akneyi yatıştırır ve gelecekteki çıkma olasılığını azaltır.
• Cilt ve saçta nem tutulumunu teşvik eder.
• Yağların kıvamını daha ince hale getirir, bu da akneye eğilimli ciltlerde kullanılmak için faydalıdır.

OLEİK ASİTLER‘in şunlara neden olduğu düşünülmektedir:

• Cilt ve saçın yumuşaklığını, esnekliğini ve parlaklığını korur.
• Daha kalın, uzun ve güçlü saçların büyümesini teşvik eder.
• Yaşlanma belirtilerinin (erken kırışıklıklar ve ince çizgiler gibi) görünümünü azaltır.
• Kepeği yok eder ve böylece saç büyümesini destekler.
• Bağışıklık sistemini güçlendirir.
• Antioksidan özellikler sergiler.
• Eklem iltihabını, sertliği ve ağrıyı önler.

POLİFENOLLER‘in şunlara neden olduğu düşünülmektedir:

• Hindistancevizi Yağına koku ve antioksidan özellikler kazandırır.
• İltihaplanmayı yatıştırır.
• Kuru, hasar görmüş cildi onarır.
• Cilt elastikiyetini geliştirir, özellikle erken yaşlanan cilt için faydalıdır.
• Ciltteki nem seviyelerini artırır.
• Cildi UV ışınlarından korur.
• Cilt hücrelerinin büyümesini destekler.
• Cilde kan dolaşımını artırır.
• Saç büyümesini artırır.

ORTA ZİNCİRLİ TRİGLİSERİTLER‘in şunları yaptığı bilinmektedir:

• Zararlı bakterileri, virüsleri ve mantarları yok eder.
• Yoğun nem sağlar.
• Saçı besler ve kepeği yok eder.
• Saç büyümesini artırır.

Genel olarak kozmetik veya topikal kullanımda, Hindistancevizi Yağı, moleküllerinin küçük boyutu sayesinde cilde kolayca nüfuz eder; bu moleküller, neredeyse esansiyel yağ moleküllerine benzer ve Hindistancevizi Yağı ile birleştirildiğinde esansiyel yağların cilde hızla emilmesini sağlar. Gözenekleri tıkamadan, Hindistancevizi Yağı kuru, kaşıntılı cilt ve saçı mükemmel şekilde nemlendirir ve hassas, iltihaplı ve tahriş olmuş ciltler için uygundur. Nem sağlarken, cildin yüzeyinde koruyucu bir bariyer oluşturarak nemi tutar, cildi ve saçı yumuşatır, yağlar ve mantar gibi gelecekteki kurulukları önler. Topikal bir kremde kullanıldığında, Hindistancevizi Yağı, Ayak Mantarı, Sedef Hastalığı ve siğiller gibi rahatsızlıklardan etkilenen cilt alanlarını yatıştırır ve serinletir. Güneş yanıkları ve kabarcıkları etkili bir şekilde yatıştırır, ölü ciltleri temizler ve daha yeni, sağlıklı cildin büyümesini teşvik eder, böylece cildin parlak bir görünüm kazanmasını sağlar. Terapötik kullanımda, Hindistancevizi Yağı, metabolizmayı hızlandırmaya ve daha fazla enerji yakılmasını teşvik etmeye yardımcı olduğuna inanılmaktadır. Kan basıncını ve kolesterolü kontrol edebileceği, karaciğer ve böbrek problemlerinden kaynaklanan rahatsızlıkları yatıştırabileceği düşünülmektedir. Ayrıca sindirimi ve insülin salgısını iyileştirmek, kan şekerini kontrol altına almak için sıklıkla kullanılır. Rahatlatıcı bir masajda kullanıldığında ise stresin azalmasına yardımcı olabilir.